Afganistan Tarihi Ve Göç Dalgası Kim Bu Afganlar?

 19. Yüzyıl ya da pek çok otoritenin adlandırdığı gibi "İmparatorluklar Çağı"… Bu dönemin baş güçlerinden olan Rusya ve Britanya arasındaki çıkar çatışmaları, Balkanlardan başlayıp Pasifik Okyanusu'na kadar uzanan devasa hatta vurucu bir şekilde kendisini göstermekteydi.


Bu çatışma hattında yıllar boyunca yüzlerce, binlerce hatta on binlerce hadise meydana geldi. Bu olayların hepsi de Avrupalıların tanımıyla Britanya ve Rusya arasındaki Büyük Oyun'un ya da Gölgeler Turnuva'sının bir parçasıydı. Büyük Oyun'un en sert geçtiği ve hâlâ devam ettiği yerlerden birisi de bugün adını sıklıkla duyduğumuz Afganistan...


Afganistan'ın yerel unsurlarına dayanarak, ilk millî Afgan Hanedanını kuran Ahmed Şah Dürrânî oldu. Dürraniler kısa sürede tüm Afganistan'ı kontrolleri altına alarak geniş sınırları olan bir devlet kurmayı başardılar.





İlerleyen yıllarda Dürraniler, gerek taht kavgaları gerek komşu toplumların saldırılarıyla zayıfladı ve 1819'da Dost Muhammed Han'ın kendisini Afganistan Emiri ilan etmesiyle tarih sahnesine karıştılar. Muhammed Han'ın tahta geçmesinden kısa süre sonra Afganistan tarihini etkileyecek büyük gelişmeler oldu. 19. Yüzyılın 2. Çeyreğiyle beraber Britanya ve Rusya bu bölgeye giderek ehemmiyet verdiler…




Afganistan, İran ve Orta Asya'dan Hindistan'a giden yoldu. Bu yüzdendir ki Hindistan gibi zengin bir ülkesi sömüren İngilizler buraya çıkan yolları korumak için Afganistan'a çok önem vermekteydi. İran üzerinde giderek nüfuz kuran Rusya ise Türkmençay Antlaşması'ndan sonra Kuzey İran'a göz dikti ve Ruslar, eninde sonunda İngilizleri tehdit etmek için Afganistan'a ilgi duyacaklardı.



Bu ilgi beklendiğinden hızlı oldu ve Ruslar İran'ı; Afganistan'ın kuzeyini alma konusunda kışkırtınca İngilizler, Hindistan kapısını korumak adına harekete geçti. Bu girişimle 1839'da 1.İngiliz-Afgan Savaşı başladı. İngilizler kısa sürede Afganistan'ı işgal ettiler.




Yerli kabilelerin amansız direnişi ve Dost Muhammed'in çabalarıyla İngilizler çok geçmeden ülkeden çıkarıldılar. Her ne kadar Emir, üç yılda İngilizleri topraklarından çıkardıysa da dağılan ülkeyi yeniden toparlamak çok zaman alacaktı.



Afganistan çetin bir coğrafyaydı ve tarih boyunca burada var olmak, barınabilmek, merkezi bir yönetim kurabilmek düşündüğünüzden de zordu. Afganistan'da başta Peştunlar olmak üzere pek çok etnik unsur, mezhep ve farklı dini eğilimli grup vardı.










Bu benzemelerin bir araya gelmesinin yanında; kabile çekişmelerinden ve ülkenin yüzde %85'inin dağlık olmasından kaynaklı, ülkede merkezi otorite kurmak neredeyse imkân dışıydı. Bu imkân dışı durum hepinizin şahit olduğunuz gibi 2022 yılında dahi devam etmekte…



Büyük Oyun'un Afganistan'daki ikinci raundu çok geçmeden başladı. Kırım Savaşı'nda Osmanlı-İngiltere-Fransa bloğundan ağır bir tokat yiyen Ruslar, kayıplarını telafi için odağını Asya'nın Orta ve Doğusuna ötesine çevirdi. Orta Asya'daki Türk hanlıklarını tek tek ele geçirip Türkistan'ı işgal eden Rusya, İngilizleri tekrardan tedbir almaya itti.




1878 yılında 2. İngiliz-Afgan Savaşı başladı. İngilizler, Rusların el altından desteklediği hanı yenerek ülkeyi işgal ettiler. Her ne kadar 2 yıl sonra İngilizler yenilerek Afganistan'ı terk etmek zorunda kalsalar da pek çok kritik noktayı ele geçirip ülke üzerinde egemenlik kurmayı başardılar. Ruslar, Büyük Oyun çerçevesinde sadece Afganistan'da değil Orta ve Doğu Asya'nın pek çok yerinde Britanya İmparatorluğu'nun bileğini bükemedi.





1905'te İngiliz destekli Japonya'ya yenilmeleri de onları iyice yalnızlaştırınca Britanya-Rusya ikilisi 1907 yılında bir uzlaşmaya vardı. İran-Afganistan-Tibet özelinde yapılan bu antlaşmayla Ruslar, İngilizlerin Afganistan üzerindeki hakimiyetini tanıdılar.




1.Dünya Savaşı sonrasında 1919'da Afganistan emiri olan Emânullah Han, İngilizlere karşı ayaklandı. İngilizler 1. Dünya Savaşı'nı kazanmışlardı ama bu zafer onları kuvvetten düşürmüştü. Bunun da etkisiyle gerçekleşen 3. İngiliz-Afgan Savaşı sonucunda, İngiliz hükümeti Afganistan'ın bağımsızlığını tanıdı. Bağımsızlık sonrası Emir Sovyet Rusya ile yakınlaşmak istese de Rusların yeni rejimi Orta Asya'da zorla kabul ettirmek istemesi Orta Asya'daki Türkleri isyana sürükledi. Ruslardan kaçan pek çok Türk direnişçi Afganistan'a sığındı.









Emanullah Han, Enver Paşa'nın başını çektiğini direnişe ilgi gösterip kendi liderliğinde bir Orta Asya Konfederasyonu kurma hayallerine kapıldı. Rusların kısa sürede Orta Asya'da hakim olması üzerine Han'ın bu hayallerini yıktı. Sonrasında Sovyetler yaşananlara rağmen Afganistan'da nüfus elde etmek adına giderek bu ülkeye yakınlaştı.



Emanullah Han ise Türkiye'yi ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü örnek alarak yeniden yapılanma yoluna gitti. Ülkede pek çok reform yapıp Almanya'dan heyetler getirtti.




Bu heyetler vasıtasıyla Almanya ve Afganistan giderek yaklaştı. Emanullah Han ile başlayan bahar çok kısa sürdü ve ayaklanan radikal grupların müdahalesiyle Han alaşağı edildi. Her zaman istikrarsız olan ülke 2. Dünya savaşının başlamasıyla Alman nüfusundan çıkıp Sovyet etkisine girdi.




Soğuk Savaş döneminde ABD bölgede Pakistan'ı maşa olarak kullanırken Sovyetler de Afganistan'ı piyonu olarak seçti. Sovyet Rusya, Soğuk Savaş sürecinde Afganistan'ı kılcal damarlarına kadar nüfus etti ve bir noktada üst üste yapılan darbeler sonucunda 1978 yılında ülkede bir komünist hükümet kurmayı başardı.










Ardından bu uydu hükümetin daveti üzerine kolları sıvayıp Afganistan'ı 1979 yılında işgal etti. Sovyet işgali halkın beklenmedik tepkisine yol açtı, pek çok farklı grup Müslüman Milliyetçiler yani Mücahidin adı altında Sovyetlere karşı gerilla savaşı başlattı. İçinde aşırı radikal grupların da olduğu bu gerillalar elbette 2. Dünya Savaşı sonrası İngilizlerin yerini alan Amerikalılar desteklendiler.




ABD destekli Mücahidin uzun yıllar boyunca Sovyetleri uğraştırdı. ABD nasıl Vietnam'da bataklığa saplanıp zar zor paçasını kurtarmışsa Rusya'da aynı şekilde Afganistan bataklığına saplanıp kaldı. Binlerce askerini ve milyonlarca dolar parasını kaybedip en nihayetinde 1989 yılında ülkeden çıktı.


Bu işgal süresinde 3 milyon insan Pakistan'a bir o kadar insan da sığınmacılara açık kapı politikası güden İran'a sığındı. Sovyet Rusya'nın çekilmesi üzerine ülkede hangi gücün Afganistan'a hakim olacağı konusu yeni bir iç savaşa evrildi. Rusya'ya karşı savaşan mücahitler millet, kabile, inanç düzleminde gruplaşıp birbiriyle savaşırken Pakistan istihbarat servisinin taşeronu olan ve ABD ile Suudi Arabistan'ın seçip finanse ettiği radikal grup Taliban 1996 yılında ülkenin büyük bir kısmına hakim oldu.



Tekfirci yani kendi İslam anlayışından başka hiçbir İslam görüşüne saygı duymayan terör örgütü Taliban sadece dini bir kimlik taşımamaktaydı aynı zamanda ülkenin %40'dan fazla olan Peştunların bir nevi milli örgütüne dönüşen bu yapı ABD Tarafından kısa sürede beslenip büyütüldü. Aynı mantıkla ABD'nin oluşturduğu El Kaide de Taliban'a bağlı faaliyet göstermeye başladı.



Bu iki örgütün giderek terörize olması ve ABD'nin yeni bir politika benimsemesi işleri yeniden değiştirdi. ABD, Orta Asya'daki doğalgaz ve petrol yataklarına yeniden yakın olmak istedi, Sovyet sonrası giderek güçlenen Rusya'ya, ekonomik olarak büyüyen Çin'e ve Orta Doğu'da yok etmek ve Taliban yönetimini devirmek için 2001 yılında NATO'yu da arkasında sürükleyerek Afganistan'ı işgal etti ve kendi desteklediği hükümeti kurdu fakat 10 dakikaya yakındır anlattığımız ve sizin de gördüğünüz gibi Afganistan'ı hiçbir güç tam manasıyla elinde tutamıyordu






ve ABD için de aynısı oldu. Peştunların olduğu güney eyaletlerde ve dağlık kesimlerde Taliban hiçbir şekilde temizlenemedi ve ülke tek bir elden yönetilemedi. 2010 yılında silahlı mücadele ile bir yere varamayacağını anlayan ve halihazırda bu bölgeye çok fazla kaynak aktardığı ve çok da can kaybı vermeye başladığı için halkın ve yerel basının hedefinde olan ABD hükümetleri, 2010'la beraber buradan çekilmekten söz etmeye başladılar. Aynı zamanda ABD, günümüzdeki rakibi Çin'e karşı yeni bir Hint-Pasifik stratejisi belirledi.

Bu stratejiyle ABD, Çin'i Hindistan, Avusturalya, Malezya, Güney Kore, Japonya gibi müttefikleriyle güneyden kuşatmaya başladı. Rusya özelinde ise politikalarını daha çok Karadeniz ve Ukrayna üzerinde kurmaya çalışmakta. Görüldüğü üzere bu stratejide Afganistan gözden çıkarılıyor

Kaldı ki ABD son 3 başkan döneminde denizaşırı bir ülkeye fiili müdahale stratejisini ekonomik sebeplerden dolayı yavaş yavaş bırakmakta. Hiçbir şey kazanamadığı bataklığı terk etme kararı alan ABD, bunu yaparken de yönetimini tekrardan Taliban'a bırakmak için müzakere yaptı.



Varılan anlaşma sonucunda ABD, Mayıs 2021'de askerlerini ülkeden çekmeye başladı ve bu çekilmeyi Ağustos ayında tamamlayarak ülke yönetimini Taliban'a bıraktı.



Bölgedeki diğer aktörler Rusya, Çin, İran, Türkiye ve Diğer Avrupa ülkeleri ileri de gelişmeler karşısında nasıl vaziyet alacak onu hep beraber bekleyip göreceğiz. Türkiye açısından da olayların pek çok farlı boyutu olmasına rağmen acil olarak çözüm bekleyen Afganistan yönetimini Taliban'ın alması sonucu başlayan büyük göç dalgasının ne olacağı.



Türki devletler ve Rusya kati bir şekilde sınırlarını kapatmış; AB sınırı olan Bulgaristan ve Yunanistan'a göçmenleri hiçbir şekilde sokmamak için Türkiye sınırına adeta duvar örmekte…



Bu durumda milyonlarca insanın Pakistan'ı Taliban'ın yanında olacağını varsayarak gideceği tek yön batı. Ki Taliban'ın kuzeydeki Türkmen, Özbek, Hazara gibi grupları sindirmeye çalışacağı çok açık. Üstüne yukarıda belirttiğimiz 1979 Rus İşgali sırasında İran'da kamplara yerleştirilen sığınmacıların, İran tarafından salınması var…



Yani asıl göç başlamış sayılmaz… Kısacası Orta Asya ülkeleri, Rusya ve Avrupa Birliği ülkeleri sınırlarını sığınmacılara tamamen kapatırken, İran'ın kendi mültecilerini Türkiye'ye itelemeye çalışırken ve ülke içerisindeki Suriyeli sığınmacıların sayısının dahi artık hesaplanamazken adeta bir sığınmacı ülkesine dönen Türkiye'nin neden fütursuzca sığınmacı kabul ettiği sorusu herkesin aklını kemirmekte. Bu sorunun olası cevaplarını başka bir zamana bırakıyoruz

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* Please Don't Spam Here. All the Comments are Reviewed by Admin.

buttons=(Kabul Ediyorum !) days=(20)

Web sitemiz deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Learn More
Accept !